hastaneye para ödenmeyecek hastalık ve tedavileri

acile gidenler yeni bebekleri olanlar böbrek hastaları  yanıkları olanlar  kanser hastaları artık aşağıdaki durumlarda hastanelere para ödemeyecekler

acil hallerde

yoğun bakım hizmetlerinde

yanık tedavilerinde

kanser tedavilerinde kemoterapi radyoterapi radyo izotop tedavilerinde

yeni doğana verilen sağlık hizmetlerinde

organ doku ve kök hücre nakilleri

doğumsal anomaliler için yapılan  cerrahi işlemler

diyaliz tedavileri

kardiyovasküler cerrahi işlemleri

para ödenmeyecek tedaviler

gelir testi gelir tespiti

Gelir testi gelir tespiti nedir  nasıl yapılır bu konu ile ilgili yönetmelik yayınlandı .2011/2512  karar sayılı yönetmelik 28.12.2011 tarih ve 28156 sayılı resmi gazete yayınlandı. Yönetmelik bu sayfanın en altındadır. Güvencesi olmayanlar Genel sağlık sigortasından yararlanmak için vatandaşlar gelir testi yaptıracaklar. Gss testi de denilebilir. Yeşil kartlılar gelir tespitine tabi tutulacak . Sosyal Güvenlik Kurumu Gelir testi için yazı gönderiyor.

http://www.calismadunyasi.com/kiz-cocuklarinin-gss-durumu

http://www.calismadunyasi.com/yabanci-ulkede-ikamet-eden-vatandaslarin-gss-si

http://www.calismadunyasi.com/turkiyedeki-yabancilarin-gss-si

http://www.calismadunyasi.com/part-time-calisanlarin-gss-primi

aşağıdaki yazıda gelir tetinde sorulan sorular yer almaktadır

http://www.calismadunyasi.com/hane-basvurusu-formu-gelir-testi-belgesi

http://www.calismadunyasi.com/gelir-testinde-son-gun-ne-zaman-gss-basvuru-bitis-tarihi

http://www.calismadunyasi.com/gss-kanun-maddesi-kapsami

sık sorulduğu için yukardakileride okuyun

kimler gelir testinden istisna yada gss ödemeyecek

1.    Sigortalılar

2.    İsteğe bağlı sigortalılar

3.    Gelir testi sonucunda hane içinde kişi başı geliri asgari ücretin üçte birinden az olan vatandaşlar (Kanundaki adı 60c1)

4.    Vatansızlar ve sığınmacılar

5.    Sayılan kanunlara göre aylık alanlar    ( 2022, 1005, 3292, 2330, 422,
2913)

6.    Korunma, bakım ve rehabilitasyon hizmetlerinden ücretsiz faydalanan kişiler

7.    Harp malûllüğü aylığı alanlar ile Terörle Mücadele Kanunu kapsamında aylık alanlar

8.    Mütekabiliyet esası da dikkate alınmak şartıyla, oturma izni almış yabancı ülke vatandaşlarından yabancı bir ülke mevzuatı kapsamında sigortalı olmayan kişiler

9.    İşsizlik ödeneği ve kısa çalışma ödeneğinden yararlandırılan kişiler

10. 5510 sayıl Kanundan önce yürürlükte bulunan sosyal güvenlik kanunlarına göre gelir veya aylık alan kişiler

11. Sayılanların dışında kalan ve başka bir ülkede sağlık sigortasından yararlanma hakkı bulunmayan vatandaşlar (Kanundaki adı 60g)

Başbakanlıktan Konu :    Genel Sağlık Sigortalısı Gelir Tespiti İşlemleri  GENELGE 2012/4

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu, 633 sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin (KHK) 11’inci maddesine 662 sayılı KHK ile eklenen (h) bendi ile 5/12/2011 tarihli ve 2011/2512 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan “Genel Sağlık Sigortası Kapsamında Gelir Tespiti, Tescil ve İzleme Sürecine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” ile diğer ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde genel sağlık sigortalısı gelir tespiti ve gelir testi işlemleri başlatılmıştır.
Genel sağlık sigortası kapsamında gelir tespiti ve gelir testi işlemleri, 3294 sayılı Kanuna göre kurulan Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları (Vakıf) tarafından yürütülecektir. Bu işlemlerin Vakıflar tarafından en kısa zamanda sonuçlandırılması, yürütülen hizmetlerde bir aksaklığa meydan verilmemesi ve vatandaşların herhangi bir mağduriyet yaşamasının önlenmesi için yeni bir düzenleme yapılıncaya kadar, Mülki İdare Amirlerince;
2 Kasım 2011 tarihi itibarıyla il ve ilçelerde; Yeşil Kart Bürolarında, Tek Adımda Hizmet Bürolarında ve Yeşil Kart hak sahipliği belirleme işlemlerinin yürütüldüğü diğer birimlerde, hizmet alımı yoluyla istihdam edilen personel de dâhil olmak üzere, fiilen görev yapan personelden hizmetine ihtiyaç duyulanların Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarında görevlendirilmesi,
Vakıf fiziksel mekânlarının, donanım ve araç durumunun, gelir tespiti ve gelir testi işlemlerinin yoğunluğu da göz önünde bulundurularak yeterli duruma getirilmesi için gerekli önlemlerin alınması

Yeşil kart devri ve genel sağlık sigortası tescil işlemler ile ilgili 2012/02 sayılı sgk genelgesi yayınlanmıştır.Genelgeyi buradan indiriniz

ayrıca Aile ve Sosyal Yardım Bakanlığındaki

hane basvurusu formu Bütünleşik gelir tespiti işlemleri klavuzu gss eğitim sunumu gss basvuru gelir testi duyurusu ve Gelir Tespiti Yonetmeligi dökümanlar aşağıdadır


hane basvurusu formu.pdf


Bütünleşik gelir tespiti işlemleri klavuzu.pdf



gss eğitim sunumu
.pdf



gss basvuru.pdf



gelir testi duyurusu.pdf



Gelir Tespiti Yonetmeligi.docx


ayrıca 11.01.2012 tarihli resmi gazetede Gelir testi ile ilgili yönetmelik yayınlandı .

Gelir Testi Yönetmeliği



Genel Sağlık Sigortası Kapsamında Gelir Tespiti, Tescil Ve İzleme Sürecine İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik






Birinci Bölüm  Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı, 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi ile (g) bendi kapsamındaki genel sağlık sigortası yükümlülerinin gelir tespitinin yapılması ve tesciline ilişkin usûl ve esasları düzenlemektir.

Dayanak

MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, 5510 sayılı Kanun ile 3/6/2011 tarihli ve 633 sayılı Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 11 inci maddesine dayanılarak hazırlanmıştır.

Tanımlar

MADDE 3 – (1) Bu Yönetmeliğin uygulamasında;

a) Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi: İçişleri Bakanlığı ve Türkiye İstatistik Kurumu tarafından geliştirilen ve adres bilgilerinin yer aldığı elektronik veri tabanını,

b) Aile: Aynı hane içinde yaşayan eş, evli olmayan çocuk, büyük ana ve büyük babayı,

c) Bakanlık: Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığını,

ç) Banka: 19/10/2005 tarihli ve 5411 sayılı Bankacılık Kanunu kapsamında yer alan mevduat bankaları ve katılım bankaları ile finansal kuruluşlarını,

d) Bütünleşik Sosyal Yardım Hizmetleri Projesi (BSYHP): Bakanlık tarafından geliştirilen, vatandaşların sosyal yardım için başvurularından hak sahipliğinin belirlenmesi ve ilgili yardım ya da desteğin teslimine kadar bütün süreçlerini içeren ve online olarak çalışan e-devlet uygulamasını,

e) Gelir tespiti: 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi ile (g) bendinde belirtilen kişilerin harcamaları, taşınır ve taşınmazları ile bunlardan doğan hakları da dikkate alınarak aile içindeki gelirin kişi başına düşen aylık tutarının tespitini,

f) Gelir testi: Kişinin çeşitli göstergeler ışığında mevcut gelirinin belirlenmesine ilişkin nesnel yöntemi,

g) Gelir testine tâbi tutulacak kişi: 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi ile (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortası yaptırmak zorunda olan kişiyi,

ğ) Hane ziyareti: Vakıf personeli tarafından sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfına başvurmuş kişinin hane ziyaret bilgi formu kullanılarak genel durumunun mahallinde incelenmesini,

h) Hane ziyareti bilgi formu: Sosyal yardım yararlanıcılarının belirlenmesine yönelik puanlama formülü kapsamında düzenlenen ve puanlamaya esas teşkil edecek hanenin demografik bilgileri ile yoksulluğuna esas teşkil eden hususları içeren formu,

ı) Heyet: Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının mütevelli heyetlerini,

i) Puanlama formülü: Bakanlık tarafından TÜBİTAK ile işbirliği içinde geliştirilen, kişilerin harcamaları, gelirleri ve servetleri dikkate alınarak gelirlerine ulaşmada kullanılan formülü,

j) SGK: Sosyal Güvenlik Kurumunu,

k) SOYBİS: Bakanlık tarafından geliştirilen Sosyal Yardım Bilgi Sistemini,

l) Vakıf: Sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarını,

ifade eder.

(2) 5510 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin birinci fıkrasının (3) ila (31) numaralı bentlerinde yer alan tanımlar bu Yönetmeliğin uygulamasında da geçerlidir.

İkinci Bölüm

Re’sen Tescil, Gelir Tespiti Başvurusu ve Hane Ziyaretleri

Re’sen tescil ve gelir tespiti başvurusu

MADDE 4 – (1) Genel sağlık sigortalısı ya da genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsünde olmayanlar ile genel sağlık sigortalılığı ya da genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsü sona eren kişiler, SGK tarafından re’sen tescil edilir. Bu kişiler için, gelir testleri sonuçlandırılıncaya kadar 5510 sayılı Kanunun 82 nci maddesine göre belirlenen prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz günlük tutarı prime esas asgarî kazanç tutarı olarak esas alınarak primleri tahakkuk ettirilir. Ayrıca, gelir tespitini yaptırmak üzere bir ay içinde vakıflara başvurması gerektiği SGK tarafından re’sen tescil edilen kişilere bildirilir.

(2) Re’sen genel sağlık sigortası tescili yapılan kişilerin gelir testi işlemleri, SGK veya ilgili vakıf tarafından ailenin yazılı muvafakati alınarak vakıf tarafından sonuçlandırılır.

(3) Kendisine gelir testi yapılmasını istemeyenler ile genel sağlık sigortası tescilinin yapıldığına dair tebligatın yapıldığı tarihten itibaren bir ay içinde gelir testi yapılması yönünde muvafakat vermeyenlerin gelirleri asgarî ücretin iki katı olarak kabul edilir.

(4) Gelir testine tâbi tutulacak kişinin gelir testini yaptırmak üzere vakfa bizzat yazılı başvurusu esastır. Ancak, kişiye kanunî temsilci atanması durumunda, bu kişi adına başvuru işlemi kanunî temsilcisi, özürlülük ve yaşlılık gibi nedenlerle bizzat başvuruda bulunamayacak olanların ise vekili tarafından yapılır.

(5) Aynı aileden birden fazla kişinin gelir testine tâbi tutulacak kişi olması hâlinde aynı form ile başvuru yapılır.

(6) Aynı aile üyelerinden biri veya birkaçı başvuruda bulunsa bile başvuru formunda hanede yaşayan tüm fertlere ait bilgiler yer alır.

(7) Gelir testine tâbi tutulacak kişilerden, aile içinde kişi başına düşen gelirinin asgarî ücretin iki katından fazla olduğunu beyan edenler için gelir testi yapılmaksızın, beyan edilen gelir esas alınarak genel sağlık sigortası tescili yapılır.

Başvuru için gerekli belgeler

MADDE 5 – (1) Gelir tespiti yapılması için başvuracak kişiler, gelir tespitine esas teşkil edecek göstergeleri içeren başvuru formu ile müracaat eder. Ancak, başvuru işleminin kanunî temsilciler tarafından yapılması hâlinde mahkemeden alınmış karar örneği, vekil tarafından başvuru yapılması hâlinde vekâletname örneği başvuru formuna eklenir.

Başvuru yeri

MADDE 6 – (1) Başvuru, kişinin Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sisteminde kayıtlı ikametgâhının bulunduğu il veya ilçe idarî sınırları içindeki vakfa yapılır.

Başvurunun ön incelemesi

MADDE 7 – (1) Gelir tespitinde aynı hane içinde yaşayan eş, evli olmayan çocuk, büyük ana ve büyük babadan oluşan aileye ilişkin ön inceleme BSYHP üzerinden yapılır. Ön inceleme sonrasında 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi ile (g) bendi kapsamı dışında genel sağlık sigortalısı ve/veya bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsünde olduğu tespit edilenler değerlendirmeye alınmaz. Ön inceleme sonucunda haklarında gelir tespiti yapılamayacağı kararı verilen bu kişilere,  karar gerekçesi ile birlikte başvuru esnasında yazılı olarak bildirilir.

Hane ziyaretleri

MADDE 8 – (1) Başvuru formunda beyan edilen bilgiler doğrultusunda yapılan gelir testi sonucunu doğrulamak amacıyla Bakanlıkça belirlenen esaslar çerçevesinde vakıf personeli tarafından tanıtıcı kimlik belgesi gösterilmek suretiyle hane ziyareti bilgi formu kullanılarak, başvuruda bulunanların ikametgâhlarına gidilerek hane ziyaretleri gerçekleştirilir.

Üçüncü Bölüm

Gelir Tespiti Yapılması Gereken Hâller ve Gelir Tespitinde Esas Alınacak

Aile Bireyleri, Genel Sağlık Sigortası Statüsü ile

Gelir Tespitinin Yenilenmesi

Gelir tespiti yapılması gereken hâller

MADDE 9 – (1) Genel sağlık sigortalısı ya da genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsünde olmayanlar ile genel sağlık sigortalılığı ya da genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi statüsü sona erenler için gelir tespiti yapılır.

(2) Gelir tespiti yapılan genel sağlık sigortalılarının gerekli görülen hâllerde ve/veya genel sağlık sigortalılarının gelir durumlarının değişmesi sonucu gelir tespitinin yenilenmesi taleplerinin yerinde bulunması ya da vakıf ve/veya SGK tarafından gelir durumlarının değiştiğinin tespit edilmesi hâlinde, 14 üncü madde esaslarına göre gelir tespitleri yeniden yapılır.

Gelir tespitinde esas alınacak aile bireyleri

MADDE 10 – (1) Gelir tespitinde, aynı hane içinde yaşayan eş, evli olmayan çocuk, büyük ana ve büyük babadan oluşan aile esas alınır.

(2) Aile bireylerinden birinin veya birkaçının genel sağlık sigortalısı ya da bakmakla yükümlü olunan kişi olması, diğer aile bireylerinin genel sağlık sigortalılığı için yapılacak gelir tespitinde esas alınmalarına engel teşkil etmez.

(3) Yaşları ne olursa olsun aynı hanede yaşayan evli olmayan çocuklar gelir tespitinde aile içinde değerlendirilir.

(4) Öğrenim nedeniyle geçici olarak aynı hanede yaşamayan yirmibeş yaşını doldurmamış evli olmayan çocuklar, öğrenimleri süresince aile içinde değerlendirilir.

(5) Aynı hanede birden fazla aile yaşaması durumunda her bir aile için ayrı gelir tespiti yapılır.

(6) Gelir testine tâbi tutulacak kişi ile aynı hanede yaşamayan ana ve baba için bakmakla yükümlü olunsa dahi ayrı gelir tespiti yapılır.

(7) Kendisine kanunî temsilci atanan kişilerin aynı hanede birlikte yaşadıkları eşi, evli olmayan çocuğu, ana ve babası gelir tespitinde esas alınır. Bu fıkrada belirtilen eş, evli olmayan çocuk, ana ve baba dışında, aynı hanede birlikte yaşasalar dahi kanunî temsilcileri gelir tespitinde değerlendirilmez.

Genel sağlık sigortası statüsü

MADDE 11 – (1) Yapılan gelir tespiti sonrasında aile içinde kişi başına düşen gelir tutarı asgarî ücretin üçte birinin altında olduğu tespit edilenler için, aile içinde genel sağlık sigortalısı veya bunların bakmakla yükümlü olduğu kişi durumunda olmayan birey sayısı kadar 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi kapsamında genel sağlık sigortası tescili yapılır.

(2) Yapılan gelir tespiti sonrasında aile içinde kişi başına düşen gelir tutarı; asgarî ücretin üçte birine eşit veya üçte biri üzerinde olduğu tespit edilenlerin 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortası tescili yapılır ve bunların bakmakla yükümlü olduğu kişiler, tescili yapılan kişinin bakmakla yükümlü olduğu kişi olarak genel sağlık sigortası kapsamına alınmış sayılır.

(3) 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında sigortalı sayılanlardan, altmış günden fazla prim ve prime ilişkin borcu bulunan ve bu borcu 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 48 inci maddesine göre tecil ve taksitlendirmeyen sigortalıların, onsekiz yaş altı çocukları hariç olmak üzere, bakmakla yükümlü olduğu kişilerin 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı sayılmak için talepte bulunmaları hâlinde, yapılacak gelir tespiti sonrasında bu kişiler genel sağlık sigortası kapsamına alınır.

Gelir tespitinin yenilenmesi

MADDE 12 – (1) Gelir tespiti sonucu 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi ve (g) bendine göre genel sağlık sigortası tescili yapılanlar, gelir durumlarının ödenecek prim miktarını etkileyecek şekilde değişmesi hâlinde bir ay içinde vakfa başvurmak zorundadır. Vakıf da BSYHP üzerinden tespit ettiği değişiklikler üzerine, kişilerin bildirimini beklemeksizin gelir tespitini yeniler.

(2) Doğum, ölüm, evlenme, boşanma ve benzeri nedenlerle hanedeki aile bireyi sayısının değiştiğinin tespit edilmesi durumunda gelir tespiti yenilenir.

(3) Genel sağlık sigortası tescili yapıldığı tarihten itibaren primi Devlet tarafından ödenenler ile asgarî ücretin üçte biri üzerinden prim ödeyenlerin hane ziyaretleri her yıl yenilenir.

(4) Genel sağlık sigortası tescili yapıldığı tarihten itibaren doksan günde bir aile içindeki bireylere ait veriler BSYHP’de otomatik olarak güncellenir. Güncelleme sonucu durumunda değişiklik olduğu tespit edilen sigortalıların, tespit edilen aile içindeki kişi başına düşen gelirin aylık tutarına göre ödeyeceği prim miktarı yeniden belirlenir ve buna göre genel sağlık sigortası tescili yapılır.

(5) Kişinin, ödeyeceği prim miktarında azalma yönünde bir gelir değişikliği olduğunu bildirmesi veya bu değişikliğin vakıf tarafından tespit edilmesi hâlinde, bildirim veya tespit tarihinden itibaren ya da SGK’nın gelir tespitinin yeniden yapılmasını talep etmesi hâlinde gerekli iş ve işlemlerin başvuru tarihinden itibaren bir ay içinde yapılması zorunludur.

(6) Aynı hanede birlikte yaşama ve hanede meydana gelen değişikliklerde Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi kayıtları esas alınır.

(7) 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi ile (g) bendine tâbi genel sağlık sigortalıları, gelir tespitlerinin yapıldığı tarihten itibaren, bu maddede belirtilen durumlar hariç olmak üzere, altı ay içinde gelir tespitinin yenilenmesi talebinde bulunamaz.

Dördüncü Bölüm

Vakıf Mütevelli Heyeti, Gelir Tespitine Esas Veriler,

Verilerin Değerlendirilmesi

Vakıf mütevelli heyeti

MADDE 13 – (1) 29/5/1986 tarihli ve 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununa göre oluşturulan mütevelli heyetleri, gelir tespiti iş ve işlemleri ile ilgili olarak;

a) BSYHP sistemi üzerinde yapacağı değerlendirmeler sonucu aile içinde kişi başına düşen gelirin aylık tutarını tespit ederek tescil için SGK’ya bildirilmesini sağlar veya gerekli gördüğü hâllerde yeniden incelenmesine karar verir,

b) Gelir tespiti yapılacak kişilere ait taşınır ve taşınmazlara ilişkin vakıf tarafından tespit edilen rayiç bedeller ile ilgili değerlendirme yapar,

c) Bakanlık ve SGK’nın talebi üzerine gelir tespitini yeniler, ihbar, tespit, itiraz, bildirim ve gelir tespitinin yenilenmesi talebi gibi nedenlerle gelir tespitinin yenilenmesine karar verebilir.

Gelir tespitine esas veriler

MADDE 14 – (1) Gelir tespitinde, aile bireylerinin harcamaları, taşınır ve taşınmazları ile bunlardan doğan hakları da dikkate alınarak aile içinde kişi başına düşen gelirin aylık tutarı tespit edilir.

(2) Gelir tespit yönteminde, BSYHP üzerinden puanlama formülü esasına göre belirlenecek hane geliri ve kişi başına düşen gelir kullanılır. Puanlama formülünde kullanılacak haneye ilişkin veriler, BSYHP’den ve hane ziyaretinden elde edilen bilgilerden oluşur.

(3) Aile içinde kişi başına düşen gelirin aylık tutarının tespitinde, puanlama formülünün gelir, harcama ve servet verileri dikkate alınarak geliştirilen gelir tespit ölçütleri kullanılır. Puanlama formülünde ekonomik ve sosyal şartların değişmesi nedeniyle Bakanlık ve SGK’nın önerisi ve Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fon Kurulu’nun kararı ile güncellemeler yapılabilir.

(4) Gelir tespiti yöntemi olarak kullanılacak olan puanlama sisteminde ayrıca aşağıdaki unsurlar dikkate alınır:

a) Kişilere ait taşınır ve taşınmazlar ile bunlardan doğan haklar.

b) Bankaların muvafakati alınmak suretiyle SGK tarafından Bakanlığa sağlanacak olan aile bireylerinin bankalardaki tüm hesaplarına ilişkin bilgiler.

c) Sürekli olarak alınan nakdî sosyal yardımlar.

(5) Bakanlık veya SGK tarafından aile bireylerine ilişkin, aile içinde kişi başına düşen geliri etkileyecek diğer unsurların belirlenmesi hâlinde, bu unsurlara göre vakıf personeli tarafından yapılacak tespitler sonucu elde edilen bilgiler de kişilerin gelir tespitinde dikkate alınır.

Verilerin değerlendirilmesi

MADDE 15 – (1) Gelir tespitinde aile bireyleri için 14 üncü maddedeki esaslara göre tespit edilen verilerin değerlendirilmesi 3294 sayılı Kanuna göre il ve ilçelerde yer alan heyetler tarafından yapılır. Gelir tespiti iş ve işlemleri, kişinin gelir tespiti başvurusundan itibaren en geç bir ay içinde tamamlanır.

(2) Gelir tespitinde 14 üncü maddedeki verileri de esas alan puanlama sistemi kullanılır.

(3) Heyet tarafından yapılan değerlendirme sonucu verilen karar ve aileye ilişkin bilgiler, kişi bazlı olarak veri paylaşımını sağlayan elektronik sistem üzerinden SGK’ya bildirilir.

(4) Heyet tarafından verilen gelir tespiti kararları ile kararlara esas veriler ve bunların değerlendirilmesine ilişkin bilgi ve belgeler, gelir tespiti yapılan her bir ailenin vakıfta bulunan hane dosyasında muhafaza edilir.

(5) Gelir tespiti sonucu elde edilen ailenin ortalama aylık geliri, gelir tespitine esas alınan aile bireyi sayısına bölünerek aile içindeki kişi başına düşen gelir tespit edilir.

Beşinci Bölüm

Tescil ve Primlerin Ödenmesi, Bildirim ve İtiraz

Tescil ve primlerin ödenmesi

MADDE 16 – (1) Yapılan inceleme ve araştırma sonucunda tespit edilen aile içinde kişi başına düşen gelirin aylık tutarı, prime esas kazanç alt sınırının üçte birinden az olanlardan, gelir tespitine esas alınan aile bireylerinden genel sağlık sigortalısı veya bunların bakmakla yükümlü olduğu kişi durumunda olmayanların tamamı, 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendine göre genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilir. Bunların genel sağlık sigortası primleri, 5510 sayılı Kanunun 87 nci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi ve 88 inci maddesinin beşinci fıkrasına göre SGK tarafından ilgili kamu idarelerinden tahsil edilir.

(2) Yapılan inceleme ve araştırma sonucunda tespit edilen aile içinde kişi başına düşen gelirin aylık tutarı, prime esas kazanç alt sınırının üçte birine eşit veya üçte birinden fazla olanlardan, gelir tespitine esas alınan aile bireylerinden genel sağlık sigortalısı veya bunların bakmakla yükümlü olduğu kişi durumunda olmayanların 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendine tâbi genel sağlık sigortalısı olarak tescili ile ilgili esaslar SGK tarafından belirlenir.

(3) Genel sağlık sigortası tescilinin re’sen yapıldığı tarihten itibaren prim tahakkuk ettirilir ve ödeme yükümlülüğü başlar.

(4) 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendine tâbi genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilen aile bireyi ile birlikte, bunların bakmakla yükümlü olduğu aile bireyleri de tescil edilen genel sağlık sigortalısının bakmakla yükümlü olduğu kişi olarak genel sağlık sigortasından yararlanır.

(5) Aynı hane içinde gelir tespitine esas alınan aile bireylerinden; genel sağlık sigortalısı veya bunların bakmakla yükümlü olduğu kişi durumunda olmayan diğer aile bireyleri ayrı bir prim ödeme yükümlüsü genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilir ve varsa bunların bakmakla yükümlü oldukları diğer aile bireyleri de bakmakla yükümlü olunan kişi olarak genel sağlık sigortasından yararlanır.

(6) SGK tarafından, gelir tespiti herhangi bir nedenle yapılmamış olan ve 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında olanlardan, prime esas kazanç alt sınırı üzerinden genel sağlık sigortası primi alınır. Bu kişiler, gelir tespitinin sonucuna göre ya 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi kapsamında ya da (g) bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilir. 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi kapsamında tescil edilmesi veya prime esas kazanç alt sınırının üçte biri üzerinden (g) bendi kapsamında tescil edilmesi hâlinde, gelir tespitinin sonuçlandığı tarihe kadar alınan genel sağlık sigortası primleri herhangi bir faiz uygulanmaksızın iade veya mahsup edilir.

Bildirim

MADDE 17 – (1) Heyet tarafından verilen gelir tespiti kararları, genel sağlık sigortası tesciline ve prim ödeme yükümlülüğüne ilişkin bilgilerle birlikte;

a) 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendine tâbi olanlar için genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilen aile bireyleri adına başvuru sahibine,

b) 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendine tâbi olanlar için genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilen aile bireyine,

SGK tarafından tebliğ edilir.

İtiraz ve itirazın sonuçlandırılması

MADDE 18 – (1) SGK tarafından tebliğ edilen gelir tespiti kararlarına karşı, tebligatın yapıldığı genel sağlık sigortalısınca kararın tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde gelir tespitini yapan vakfa yazılı olarak itiraz edilebilir.

(2) İtirazlar, itirazın vakıf kayıtlarına intikal tarihinden itibaren onbeş gün içinde, heyet tarafından karara bağlanarak alınan karar itirazda bulunan genel sağlık sigortalısına ve SGK’ya bildirilir.

(3) Heyet gerekli gördüğü hâllerde itirazı karara bağlamadan önce vakıf personeline inceleme yaptırabilir.

(4) Heyetin kararlarına itiraz, genel sağlık sigortalılığına ilişkin prim tahakkuk ve tahsilât işlemlerini durdurmaz. İtiraz sonucunda prim ödeme yükümlülüğünde değişiklik olması hâlinde, gerekli iade ve mahsup işlemleri SGK tarafından yapılır.

Altıncı Bölüm

Çeşitli Hükümler

Verilerin korunması ve sorumluluk

MADDE 19 – (1) Gelir tespitine esas olmak üzere elde edilen veriler ve yaptırılan incelemelere ait raporlar ile gelir tespitine yapılan itiraza ve karara bağlanmasına ilişkin bilgi ve belgeler vakıf tarafından muhafaza edilir.

(2) SGK’nın denetim ve kontrolle görevli memurlarınca yürütülen inceleme ve soruşturmalar dolayısıyla ya da yargı organlarınca ve Bakanlık tarafından talep edilmeleri dışında, gelir tespitine esas olmak üzere elde edilen kişisel veriler ve incelemelere ait raporlar üçüncü kişilere verilemez.

(3) Gelir tespitine esas veri sorgulamaları ile itirazların sonuçlandırılması, bunlara ilişkin yazışmalar ve diğer işlemler Bakanlık, SGK ve vakıf tarafından belirlenen personel tarafından yapılır.

(4) Gelir tespitine esas veriler ve yaptırılan incelemelere ait raporlar ile gelir tespitine itiraza ve karara bağlanmasına ilişkin bilgi ve belgelerin muhafazasından ilgili personel ile bunların bağlı bulunduğu yetkililer sorumludur.

Devlet tarafından ödenen primlerin geri alınması ve cezai kovuşturma

MADDE 20 – (1) Bildirim yükümlülüğüne uyulmadığı ve/veya SGK’ya ve vakfa ibraz edilen belgelerin ve beyan edilen bilgilerin gerçeği yansıtmadığının tespiti hâlinde, ilgili kamu idareleri tarafından ödenmiş olan genel sağlık sigortası primleri SGK tarafından ilgili kamu idarelerine iade edilir. Yenilenen gelir tespiti sonucunda kişilerin ödemesi gereken genel sağlık sigortası primleri, kişilerden geçmişe yönelik olarak yasal faizi ile birlikte tahsil edilerek yeni durumlarına göre genel sağlık sigortası tescili yapılır.

(2) Gerçeğe uygun olmayan belgeleri düzenleyen ve kullananlar hakkında SGK tarafından Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulur. Bu belgeleri düzenleyenlerin kamu görevlisi olması durumunda, haklarında ayrıca idarî ve cezaî soruşturma yoluna gidilir.

(3) Genel sağlık sigortası primi ödeme yükümlülüklerini yerine getirmeyenler hakkında 5510 sayılı Kanunda belirtilen yaptırımlar uygulanır.

Zamanaşımı

MADDE 21 – (1) SGK tarafından belirlenen usul ve esaslara göre yersiz ödeme yapıldığı tespit edilen genel sağlık sigortalısının borçları hakkında;

a) Genel sağlık sigortası primleri için 5510 sayılı Kanunun 93 üncü maddesinde,

b) Genel sağlık sigortası giderleri için 5510 sayılı Kanunun 96 ncı maddesinde,

yer alan zamanaşımı hükümleri uygulanır.

Yedinci Bölüm Geçici ve Son Hükümler

GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Gelir testi olarak Bakanlık tarafından belirlenecek puanlama formülünün hazırlanmasına kadar geçen sürede BSYHP’den ve hane ziyaretlerinden elde edilen veriler doğrultusunda heyetler tarafından gelir tespit edilir. Heyetler tarafından yapılan gelir tespiti sonucunda aile içinde kişi başına düşen gelir düzeyi SGK’ya bildirilir.

(2) Puanlama formülü belirlendikten sonra, gelirleri birinci fıkraya göre tespit edilen kişilerin gelir tespitleri, bir yıl içinde puanlama formülüne göre yenilenir.

GEÇİCİ MADDE 2 – (1) 18/6/1992 tarihli ve 3816 sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması Hakkında Kanuna göre 1/1/2012 tarihine kadar yeşil kart verilenler, 1/1/2012 tarihinde gelir tespitine tâbi tutulmaksızın 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (c) bendinin (1) numaralı alt bendi kapsamında genel sağlık sigortalısı olarak tescil edilir. Bu kişilerin yeşil kart vize tarihinden itibaren bir ay içinde gelir tespitini yaptırmak üzere vakıflara başvurmaları gerektiği Bakanlık ve SGK tarafından kamuoyuna duyurulur. Bu kişilerin gelir tespitleri bu Yönetmelikte belirtilen usûl ve esaslar çerçevesinde vakıflar tarafından yapılır.

GEÇİCİ MADDE 3 – (1) 3816 sayılı Kanun gereğince yeşil kart sahiplerine devir tarihinden önce sağlanan sağlık hizmetlerine ait bedeller SGK tarafından karşılanmaz.

GEÇİCİ MADDE 4 – (1) Veri paylaşımını sağlayan elektronik sistem uygulamaya geçene kadar vakıf tarafından SGK’ya yapılacak bildirimler, gelir tespiti sonuç kararının verilmesinden itibaren yedi gün içinde yazılı olarak gerçekleştirilir.

Yürürlük

MADDE 22 – (1) Bu Yönetmelik yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

Yürütme

MADDE 23 – (1) Bu Yönetmelik hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.

1 Ocak 2012 tarihinden itibaren genel sağlık sigortası uygulamasındaki değişiklikler nelerdir?

Genel sağlık  sigortasından yararlanılmasında  temel şartlardan  birisi, Türkiye'de  ikamet
etmektir.
1/1/2012 tarihinden itibaren zorunlu genel sağlık  sigortası uygulamasına geçilmiştir.  Buna göre; tutuklu ve hükümlüler,  er, erbaş ve yedek subay okulu öğrencileri, yabancı bir ülkede sosyal sigortaya tabi olması nedeniyle sözleşmeli ülke adına sağlık yardımları  karşılananlar, Kuruma  devir alınacakları  tarihe  kadar  5510  sayılı Kanunun  geçici  20  nci  maddesi kapsamındaki  banka ve sigorta şirketlerinin  sandıkları kapsamında  bulunanlar ile bunların bakmakla  yükümlüleri, yabancı ülke vatandaşlarından Türkiye'de kesintisiz olarak bir yıldan fazla  ikamet  etmeyenler,  milletvekilleri  ile Anayasa  Mahkemesi  Başkan  ve  üyeleriyle bunların emeklileri ile dul ve yetimleri hariç olmak üzere Türkiye'de ikamet edenler, zorunlu genel sağlık sigortası kapsamına alınmıştır.

Sosyal güvencesi bulunan işçi(4/a), esnaf(4/b), memur(4/c) olanlar ile bu sigortalılıklarından dolayı aylık alanların durumlarında değişiklik olacak mı?

Sigortalılığı  bulunan bu kişiler  ile bunların bakmakla  yükümlü oldukları  kişilerin  sağlık yardımlarının,  daha  önce  olduğu  gibi kanun  kapsamında  karşılanmasına  aynen  devam edilecektir. Yani; işçi, memur veya esnaf olarak çalışan zorunlu sigortalılar  ve emekliler ile bunların bakmakla yükümlü oldukları kişiler için herhangi bir değişiklik  bulunmamaktadır.

Kanun kapsamında zorunlu sigortalı olan ve kendi nam ve hesabına çalışanlardan (4/b’lilerin) 60 günden fazla prim borcu olanlar ne yapacaktır?

Bu durumda olanların borçlarının tamamının ödenmesi  veya 6183 sayılı Kanuna göre 36 aya kadar  taksitlendirmesi  suretiyle  ilk taksitin (peşinatın) ödenmesi  halinde, kendileri ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin sağlık hizmetlerinden yararlanmaları mümkün  bulunmaktadır. Borcun taksitlendirme işlemi, Kurum ünitelerince taksitlendirme müracaat ve çok zor durum halini  gösteren  (Kurum  web sayfasında  yer  alan)  belgelerin  verilmesi  ve peşinat tutarının ödenmesi  ile yapılabilmektedir.

Kendi nam ve hesabına çalışanlardan (4/b’liler) 60 günden fazla prim borcu olan ancak  ödeme  veya  taksitlendirmede  bulunmayan  sigortalıların  bakmakla  yükümlü oldukları eş ve çocukları sağlık hizmetlerinden nasıl yararlanacaktır?

Bu durumda olanların bakmakla yükümlü  olduğu eş ve 18 yaş üstü çocukları  Kurumumuza  genel sağlık sigortalısı olmak  için Kurumumuza  talepte bulunabilirler.  Talepte bulunduktan sonra gelir testi için ikametlerinin bulunduğu sosyal yardımlaşma  ve dayanışma vakıflarına (SYDV) başvurmaları  halinde gelir  tespiti sonuçlarına göre  prim  ödemek suretiyle veya primleri devlet tarafından karşılanmak suretiyle sağlık hizmetlerinde yararlanabileceklerdir.

Kendi nam ve hesabına çalışanlardan (4/b’ liler) (4/a) kapsamında hizmet akdine tabi olarak çalışanlarsa sağlık hizmetlerinden nasıl yararlanacaktır?

Kendi nam ve hesabına çalışanlar(4/b'liler),  bir ve birden fazla işverene bağlı olarak hizmet akdine tabi  çalıştığında,  Kanunun 53 üncü maddesi gereği (4/b) kapsamında sigortalılıkları sona  ereceğinden,  (4/a)  kapsamında  en  az  30  gün  prim  ödenmek  şartıyla  sağlık yardımlarından  kendileri ve bakmakla  yükümlü  olduğu kişiler faydalandırılacaktır.  Ancak prim borcunun ödeme yükümlülüğü  devam edecektir.

18 yaşın üzerindeki çocukların durumu ne olacaktır?

18 yaşın üzerindeki erkek çocuklar, lise ve dengi öğrenim görmesi  halinde 20 yaşını,  yüksek öğrenim  görmesi  durumunda  ise  25  yaşını doldurmamış  ve evli olmayanlar,  ana  veya babasının sağlık  güvencesinden yararlanmaya  devam edecektir.  Yani, bu kişilerin  her yıl öğrenci  belgelerini  sosyal  güvenlik  il müdürlüğü/sosyal güvenlik  merkezine göndermesi  yeterli olacaktır.
1/10/2008  öncesi bakmakla yükümlü olunan kişi olarak sağlık yardımlarından faydalanan kız
çocukları ise 1 Ocak 2012 tarihinden itibaren de sağlık yardımlarından, daha önce olduğu gibi
sigortalı veya evli olmadığı  sürece yaş şartı aranmaksızın faydalandırılacaktır.

18 yaşın üzerinde çalışmayan/okumayan veya 25 yaşın üzerinde okuyan/okumayan/çalışmayan erkek çocukların durumu ne olacaktır?

Bu kişiler, 1/1/2012 tarihi itibarıyla 5510 sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci  fıkrasının (g) bendine  göre  re'sen  tescil  edilecektir.  Bu kapsamdakiler,  gelir testi  yaptırmaları  için ikametlerinin  bulunduğu  yerdeki  sosyal  yardımlaşma ve dayanışma vakfına başvurmaları gerekmektedir. Gelir testi sonucuna göre de prim ödeme yükümlüsü,  devlet ya da kendileri olacaktır.

Bakmakla yükümlülük durumu sona eren çocukların gelir testinde ana ve babasının gelirleri mi yoksa kendi gelirleri mi dikkate alınacaktır?

Gelir tespitinde  aile  olarak  aynı  hane  içinde yaşayan ve nüfus kayıtlarında  yer alan  eş, yaşlarına bakılmaksızın evli olmayan çocuk ve genel sağlık sigortalısı  olarak tescil  edilecek kişinin ana ve babası esas alınmaktadır. Buna göre; ana ve/veya babasıyla aynı adreste ikamet eden ve yaş koşulları nedeniyle ana/babanın bakmakla  yükümlüsü  konumunda  olmayanların  gelir testi yapılırken ana, baba ve çocuğun gelirleri hesaplamada dikkate alınmaktadır.
Ancak nüfus kayıtlarında  göre ana ve babasından ayrı ikamet  eden bakmakla  yükümlülük
durumu sona ermiş olanların gelir testi, ayrı olarak yapılacaktır.

Öğrenim görmesi nedeniyle ailesi ile aynı hanede yaşamayan  25 yaşından  küçük çocuklar, gelir testi yapılırken dikkate alınacak mıdır?

Aynı hanede yaşamayan  ve öğrenimi nedeniyle başka bir hanede  yaşayan evli olmayan çocuklardan öğrenim görmesi  nedeniyle 25 yaşını  doldurmamış  olanlar, gelir testinde aynı aile içinde değerlendirilecektir.

Ana ve babasının sosyal güvencesi olmayan çocuklar ne yapacaktır?

Ülkemizde  yaşayan  herkes  zorunlu  olarak  genel  sağlık  sigortalısı  kapsamında  tescil edileceğinden, bu kişilerin 18 yaşın altındaki  çocukları da bakmakla yükümlü oldukları çocuk olarak Kanunun (60/g) bendi kapsamında tescili olan  ana/babası üzerinden  sağlık yardımlarından  faydalandırılacaktır. 18 yaşın altındaki  tüm çocuklara  30 gün prim ödemiş olma  ve prim  borcu bulunmaması şartları  aranmaksızın sağlık hizmeti  verilmeye  devam edilecektir.

18 yaşını tamamlamadan evlenenler ile bunların çocukları genel sağlık sigortası kapsamına nasıl alınacaktır?

Türk Medeni Kanununa göre evlenmeyle  kişi ergin olunacağından,  18 yaşından küçük ve herhangi bir sosyal güvencesi olmayan kişiler de Kanunun (60/g) bendine  göre genel sağlık sigortalısı olmak için Kuruma  müracaat edenler, müracaat tarihi itibariyle tescil edilecek ve bunlar da ikametlerinin  bulunduğu vakfa başvurmak  suretiyle gelir testi sonucuna göre işlem yapılacaktır.

1/1/2012  tarihinden  önce  3816  sayılı  Kanuna  göre  yeşil kartı  olanlar,  sağlık yardımlarından nasıl yararlanacaktır?

1/1/2012 tarihinden önce yeşil kart sahibi olan ve bu tarihten sonra da vizesi (hak sahipliği)  devam edenler,  genel sağlık  sigortası kapsamında sağlık yardımlarından yararlanmaya vize süresi dolana kadar devam edeceklerdir. Vize süresinin dolduğu tarihten itibaren de en geç bir ay içinde gelir testi yapılması için ikametlerinin  bulunduğu sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarına (SYDV) başvurmaları gerekmektedir. Yapılan gelir testi sonucuna göre aile içinde kişi başına düşen aylık ortalama gelirleri asgari ücretin üçte birinin altında olanlar, yeşil kartlı (Kanunun  60/c-1  alt bendi kapsamında) gibi  primi  devlet tarafından  karşılanarak  sağlık hizmetlerinden faydalandırılacaklardır.

1/1/2012  tarihinden  sonra  yeşil  kart  vizeleri  dolanların  sağlık  yardımlarından yararlanması için ne yapması gerekmektedir?

Söz konusu kişilerin, vize süresinin dolduğu tarihten itibaren bir ay içinde gelir testi yapılması  için ikametlerinin bulunduğu yerdeki sosyal yardımlaşma  ve dayanışma vakıflarına (SYDV) başvurmaları gerekmektedir.

Gelir  testi  yaptırmak  için  sosyal  yardımlaşma ve  dayanışma vakıflarına  nasıl ulaşılabilir?

Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarının adres ve diğer iletişim bilgilerine;  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın “http://www.aile.gov.tr” veya “http://www.sydgm.gov.tr/tr/vakif” web adreslerinden erişilebilmektedir. Ayrıca  gelir testine müracaat edeceklerin ikametlerinin  bulunduğu il veya ilçelerdeki valilik/kaymakamlıklardan da bilgi alınarak öğrenilebilir.

Gelir testi yaptırmak isteyenler müracaat formunu nereden temin edilebilir?

Gelir  testi müracaat formu,  Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın web adresinden  veya
vakıflara bizzat müracaat edilerek temin edilebilir.

Her hangi bir sosyal güvencesi olmayanlar 31/1/2012 tarihine kadar gelir testi için müracaat etmezlerse ne olacaktır?

1/1/2012  tarihi itibariyle  her  hangi  bir  sosyal  güvencesi  olmayanlar  Kurum  tarafından Kanunun  (60/g) bendi kapsamında re'sen tescil  edilmişlerdir.  Bu kapsamdakilere  Kurum tarafından gelir testi yaptırmaları için “gelir  testine müracaat bildirim” belgesi adreslerine gönderilmiştir.  “Gelir testine müracaat bildirim”  belgesi tebliğ  edilenler,  tebliğ tarihinden  itibaren  en geç bir ay içinde ikametlerinin bulunduğu vakıflara başvuracaklardır. Ancak bu yazının  alınmasını  beklemeksizin  de doğrudan gelir  testi  için ikametlerinin  bulunduğu vakıflara başvurabilirler. Dolayısı ile 31/1/2012 tarihi, son müracaat tarihi olarak değerlendirilmeyecektir.

Gelir testi yaptıranların daha sonra hangi işlemleri yapması gerekmektedir?

Gelir  testi yaptıranların gelir  testi  sonuçları,  sosyal yardımlaşma  ve dayanışma vakıfları tarafından  SGK'ya elektronik  ortamda  gönderileceğinden, bu kişilerin  tescil  işlemi için Kuruma ayrıca başvuruda bulunmaları gerekmemektedir. Gelir testi sonucunda aile içindeki kişi başına düşen aylık ortalama gelire göre bu kişilere, SGK tarafından genel sağlık sigortası statüsünü ve ödemesi gereken prim miktarını gösteren yazılı bildirim yapılacaktır.

Herhangi  bir  sosyal  güvencesi  olmayanlar  gelir  testi  yaptırmaları  için  sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarına hangi sürede başvurmaları gerekmektedir?

Herhangi bir sosyal güvencesi olmayanlar  veya genel sağlık sigortasından  yararlanma süresi sona erenler, Kurumun tebligatını beklemeksizin doğrudan sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarına  başvurabilirler. Ancak bu kişiler Kanunun (60/g) bendi kapsamında  genel sağlık sigortalısı sayılmakta ve bu kişilerin gelir testi yaptırmaları  için adreslerine gönderilen “gelir testine müracaat bildirimi” tebliğ tarihinden itibaren bir ay içerisinde ikametlerinin bulunduğu yerdeki sosyal yardımlaşma  ve dayanışma vakıflarına başvurmaları gerekmektedir.

Genel sağlık sigortasından yararlanma hakkı olmayanlar/sona erenler gelir testi yaptırmak istememeleri durumunda ne yapmalıdır?

Herhangi bir sosyal güvencesi olmayanlar veya genel sağlık sigortasından yararlanma  hakkı sona erenler, gelir testi yapılmaması yönündeki yazılı beyanı ile Kuruma  başvurması halinde, asgari ücretin iki katı üzerinden % 12 oranında hesaplanacak tutarda genel sağlık sigortası primi ödeyeceklerdir. (2012 yılı ilk altı ayı için aylık 213-TL'dir.)

Gelir testi sonucu prim ödeme yükümlüsü olanların bakmakla yükümlü olduğu kişileri de prim ödeyecek mi?

Gelir testi sonucu aile içinde kişi başına düşen aylık ortalama geliri asgari ücretin üçte biri ve üzerinde  olanların  genel  sağlık  sigortalısı  olarak  prim  ödeme  yükümlüsü  (60/g  bendi kapsamında)  kendisidir. Bu kişilerin bakmakla  yükümlü  olduğu eş, çocukları,  varsa ana ve

babası prim ödeme yükümlüsü değildir.  Bunların bakmakla yükümlü olduğu  eş, çocukları,  ana ve babası, tescil edilen sigortalı üzerinden sağlık yardımlarından yararlanacaklardır.

Gelir testine başvurulması kişilere hangi hakkı sağlamaktadır?

Genel  sağlık  sigortası kapsamında  tescil  edilenlerin  gelir  testi yaptırmaları  sonucunda ödeyecekleri prim  miktarı, kişinin gelir durumuna  göre belirlenmektedir. Gelir testi sonucu, aile içinde kişi başına düşen gelir tutarının asgari ücretin üçte birinden az olması durumunda bu  kişiler,  primleri  devlet  tarafından  karşılanmak  suretiyle  genel  sağlık  sigortasından yararlanacaklardır.
Gelir  testi sonucu, aile içinde kişi başına düşen  gelir tutarının asgari ücretin üçte birinden  fazla olması durumunda, tespit edilen gelir düzeyine göre prim ödeme yükümlüsü olacaktır. Gelir testinin yaptırılmaması halinde ise tescil edilen kişinin geliri, asgari ücretin iki katından fazla olduğu kabul edilerek asgari ücretin iki katı üzerinden prim ödemesi gerekecektir.

Gelir testi işlemi yapılırken neler dikkate alınmaktadır?

Gelir  testi yapılırken, genel sağlık sigortalısı ile aynı ikametgâhta yaşayan  eş, evli olmayan çocuklar ile ana ve babanın gelirleri, harcamaları, taşınır ve taşınmazları ile bunlardan doğan hakları da dikkate alınarak belirlenen ailenin aylık geliri, hanede yaşayan aile bireyi sayısına bölünerek aile içinde kişi başına düşen gelirin aylık tutarı tespit edilmektedir.

Gelir testi sonucu, gelirleri asgari ücretin üçte birinin altında olanlar prim ödeyecek midir?

Gelir  testi sonucuna göre; aile içinde kişi başına düşen gelirin aylık ortalama  tutarının, brüt asgari ücretin üçte birinden az olması halinde sağlık primi  devlet tarafından karşılanmakta olup, kendileri ayrıca  prim  ödemeyecektir.  Gelirleri  bu şekilde  tespit edilenler, 1/1/2012 öncesindeki yeşil kartlılarda olduğu  gibi prim ödemeyecekler ve Kanunun (60/c-1)  bendi kapsamında sigortalı sayılacaklardır.

Gelir  testi  sonucu  aile  içinde  kişi  başına düşen  geliri,  brüt  asgari  ücretin  üçtebirinden fazla olanlar ne kadar prim ödeyecektir?

1/1/2012 - 30/6/2012 tarihleri arasındaki asgari ücret (886,5-TL) dikkate alındığında;

- Kişi başına düşen aylık gelir, brüt asgari ücretin üçte biri ile asgari ücret arasında (295,50 -
886,50-TL) ise aylık 35,46 -TL,
- Kişi başına düşen aylık gelir, asgari ücret ile asgari ücretin iki katı arasında  (886,50 - 1.773-
TL) ise aylık 106,38 -TL,
- Kişi başına düşen aylık gelir, asgari ücretin iki katından daha fazla (1.773-TL'den)  ise aylık
212,76 -TL,

1/7/2012 - 31/12/2012 tarihleri arasındaki asgari ücret (940,50-TL) dikkate alındığında;

- Kişi başına düşen aylık gelir, brüt asgari ücretin üçte biri ile asgari ücret arasında (313,50 -
940,50-TL) ise aylık 37,62 -TL,
- Kişi başına düşen aylık gelir, asgari ücret ile asgari ücretin iki katı arasında  (940,50 - 1.881-
TL) ise aylık 112,86 -TL,

- Kişi başına düşen aylık gelir, asgari ücretin iki katından daha fazla (1.881-TL'den)  ise aylık
225,72 -TL,
Genel sağlık sigortası primi  ödenecektir. Ödenen bu prim karşılığı  sigortalı  ve bakmakla yükümlü olduğu kişiler sağlık hizmetlerinden yararlanacaktır.

Gelir testi yaptırmak istemeyenler ne yapmalıdır?

Gelir testi yaptırmak istemeyenler, Kuruma verecekleri gelir testi yaptırmak  istemediklerine ilişkin yazılı  beyan üzerine  asgari ücretin iki katı üzerinden prim  ödeyerek  genel sağlık yardımlarından  kendileri ve bakmakla yükümlü olduğu kişiler yararlanabilirler.

“Gelir testi müracaat bildirim” yazısının tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde vakfa müracaat etmeyenlere ne işlem yapılacaktır?

“Gelir  testi  müracaat  bildirim” yazısının  tebliğ tarihinden  itibaren bir  ay içinde  vakfa müracaat  etmeyenlere  gelirleri  asgari  ücretin  iki üzerinden  prim  tahakkuku  yapılarak  Kanunun (60/g) bendi kapsamında tescilli olacaktır.

Çalışmayanlar  ve  ayrıca  gelir  testi  yaptırmak  istemeyenler  uzun  vadeli  sigorta kollarına tabi prim ödemek suretiyle genel sağlık sigortasından nasıl yararlanabilirler?

Hem  uzun vadeli sigorta (malullük,  yaşlılık  ve ölüm) hem de genel sağlık  sigortasından yararlanmak  isteyenler, isteğe  bağlı sigortalılık kapsamındaki müracaatlarına bağlı  olarak, müracaat tarihini takip eden günden  itibaren tescil edilirler. İsteğe bağlı  sigortalı  olunması halinde, en az brüt asgari ücretin % 32'si oranında (886,50 x 32/100 = 283,68)  prim ödeyerek hem emeklilik hem de 30 günlük prim ödeme şartını yerine getirerek kendileri ve bakmakla yükümlü  olduğu  kişilerin,  prim  borcunun  olmaması  kaydıyla  sağlık  hizmetlerinden yararlanılması imkânı bulunmaktadır.

Özel sağlık sigortası bulunanların genel sağlık sigortası kapsamına alınması zorunlu mudur?

1/1/2012 tarihinden itibaren genel sağlık sigortası Kanun gereği “zorunlu” olarak uygulanmaktadır. Dolayısıyla, Türkiye'de ikamet eden herkes 5510 sayılı Kanunun belirlediği şartlar içerisinde genel sağlık sigortalısı olmak durumundadır.

2022 sayılı Kanuna göre 1/1/2012 tarihinden önce 65 yaş veya özürlü aylığı alanlar,sağlık yardımlarından nasıl yararlanacaktır?

1/1/2012 tarihinden önce 2022 sayılı Kanuna göre;  65 yaş veya özürlü aylığı alanlar herhangi bir vize ve gelir  testi işlemine  tabi olmaksızın  aylık aldıkları sürece kendileri ile bakmakla yükümlü  olduğu kişiler,  genel  sağlık  sigortasından  Kanunun (60/c-3)  bendi kapsamında yararlanacaklardır.

1/1/2012 tarihinden önce de olduğu gibi,  18 yaş altı özürlü  aylığı  alan çocukların  ana ve babası  bu  özürlü çocuğu  üzerinden  bakmakla  yükümlü  sıfatıyla  sağlık  yardımlarından yararlanmayacaktır. Özürlü çocuklar ise aylık aldıkları sürece sağlık yardımlarından  sadece kendileri yararlanacaktır.

442 sayılı Kanuna göre geçici köy koruyucusu olan veya bu Kanuna göre aylık alanlar, 1/1/2012 tarihinden sonra sağlık yardımlarından nasıl yararlanacaktır?

Bu kişiler, Kanunun (60/c-9) bendi kapsamında sigortalı sayılacaklar,  gelir testine ve vize işlemine tabi olmaksızın  geçici köy koruyucusu olarak görevleri  devam ettiği sürece, aylık alanlar ise aylıkları devam ettiği sürece genel sağlık sigortalısı sayılacaklardır.

Her ayın  primi,  takip eden ayın  sonuna kadar Kurumun  anlaşmalı  olduğu (T.C. Ziraat Bankası, Halk Bankası, Vakıfbank)  bankalara ödenecektir.
Avukatlık stajı yapanların durumu ne olacaktır?

Genel sağlık sigortalısı veya bakmakla yükümlü olunan kişi durumunda olmayan stajyer avukatlar,  genel sağlık sigortası primleri  staj süresince Türkiye  Barolar  Birliği tarafından karşılanarak  sağlık yardımlarından faydalanmaktadır.

Banka  sandıklarına  tabi  sigortalı  veya  emekli  olanların  sağlık  yardımlarından yararlanmak için herhangi bir işlem yapmaları gerekmekte midir?

Söz konusu kişilerin herhangi  bir işlem yapması gerekmemektedir. Kanunun geçici 20 nci maddesi kapsamındaki  bankalar, sigorta ve reasürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odaları, borsalar veya  bunların teşkil ettikleri birliklerin personeli için kurulmuş bulunan sandıkların iştirakçileri,  bu sandıklardan aylık  veya gelir  bağlanmış  olanlar ile  bunların bakmakla yükümlülerinin sağlık hizmetleri, Kurumca devralınıncaya kadar ilgili kuruluşlarca karşılanacağından  bu kişiler,  devir  işlemlerinden  sonra genel sağlık  sigortası kapsamına alınacaktır.

Yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli olan prim ödeme gün sayısını tamamlayıp, yaş şartının dolmasını bekleyenlerden herhangi bir sigortalılığı bulunmayanlar genel sağlık sigortasından nasıl yararlanacaktır?

Söz konusu kişiler de Kanunun (60/g) bendine  göre genel sağlık sigortası kapsamına alınmış olup, gelir testine başvurmaları halinde gelir testi sonucuna göre primleri ya devlet tarafından ödenecek ya da kendileri aile içinde kişi başına düşen gelir tutarına göre genel sağlık sigortası primi ödemekle yükümlü olacaklardır.

Part-time çalışan kişilerin genel sağlık sigortasından yararlanmaları için eksik olan günlerin primlerini ödemeleri gerekecek mi?

4857 sayılı İş Kanununa göre kısmi süreli veya çağrı üzerine çalışanlar ile ev hizmetlerinde ay içerisinde  30 günden az çalışanların  eksik günlerine ait genel sağlık sigortası primlerini  30 güne tamamlamaları, 1/1/2012 tarihinden itibaren zorunludur. Bu şekilde çalışanlar, gelir testi yaptırmak  suretiyle gelir  testi sonucuna göre  primlerinin  devlet  veya  kendileri  tarafından ödenmesi koşuluyla sağlık yardımlarından yararlanacaktır.
Ancak  bu sürelerini  isteğe bağlı olarak (4/a) kapsamında prim  ödeyerek  tamamlamaları halinde, eksik günleri için ayrıca genel sağlık sigortası primleri ödemeyeceklerdir.

Part-time çalışanlardan kimlerin ay içindeki eksik bildirilen günlerini genel sağlık sigortası yönünden 30 güne tamamlama yükümlülüğü bulunmamaktadır?

Eksik gün nedeni “puantaj”  olanlar, sosyal güvenlik destek primine  tabi olanlar, Kanunun 5 inci maddesi kapsamındaki haklarında bazı sigorta kolları  uygulanan sigortalılar, ay içinde birden fazla işyerinde çalışıp  toplam çalışma  süresini 30  güne tamamlayanlar  ile  kamu idarelerinde 657 sayılı  Kanununun 4 üncü maddesinin (B) ve (C) bentlerine tabi çalışanlar,
4857 sayılı Kanuna tabi çalışmakla  birlikte 506 sayılı Kanunun  geçici 20 nci maddesine tabi sandıklarda çalışanlar için sandıklar Kuruma  devredilinceye  kadar 30 güne tamamlama yükümlülüğü aranmaz.

BAKMAKLA YÜKÜMLÜ OLUNAN KİŞİ DURUMU

Bakmakla yükümlü kişi olarak sağlık yardımı alan kişi, sigortalı olduğunda sağlık yardımlarından yararlanmak için 30 gün beklemek zorunda mıdır?

Bakmakla  yükümlü kişi olarak anası/babası/eşi üzerinden sağlık  yardımı  alan kişi, genel sağlık sigortalı olması durumunda sağlık yardımlarından  faydalanmak için 30 gün bekleme süresine tabi olmayacak ve işe başladığı gün itibariyle sağlık yardımlarından yararlanabilecektir.

Hem bakmakla yükümlü statüsünde hem de sigortalı olan birisi sağlık hizmetlerini hangi kapsamda alacaktır?

Kanuna göre zorunlu veya isteğe bağlı sigortalı olanlar aynı zamanda  bakmakla yükümlülük statüsü bulunması halinde, kendi sigortalılığı esas alınarak sağlık yardımlarından yararlanacaklardır.

sgk gelir testi

kira gelirlerinde istisna

kira gelirlerinde 2012 yılı istisna miktarı belirlendi . Buna göre istisna tutarı 3. 000  üçbin TL olarak uygulanacak. Kira geliri elde edenler bu miktara kadar kısım için gelir vergisi ödemeyecekler . Bu miktarın üzerinde vergi dilimlerine göre gelir vergisi ödenecektir .

Ödeyeceğiniz kira vergisini  nasıl öğreneceksiniz. Yıllık kira bedelini not edin . Daha sonra 3.000 TL istisna tutarını çıkarın . Kalan kısım vergiye tabi . https://intvd.gib.gov.tr/internetvd/index.jsp sayfasına gidin sol sütunda hesaplamalar var tıklayın Gelir vergisini seçin çıkan tabloda ücret dışını işaretleyerek yukarda elde ettiğiniz matrahı yazın .Çıkan tutarı vergi dairesine ödemek zorundasınız

Vergi dışı kira geliri

Binaların Metrekare Normal İnşaat Maliyet Bedelleri

2012 Yılı İçin Binaların Metrekare Normal İnşaat Maliyet Bedellerini Gösterir Cetvel Maliye Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı  tarafından yayınlanmıştır.Emlak vergisi bu bedellere göre alınacaktır.

Maliye - Çevre Ve Şehircilik Bakanlıklarından  Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği  Seri No: 58  1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 29 uncu maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, binalar için vergi değerinin, Maliye ve Bayındırlık ve İskan Bakanlıklarınca müştereken tespit ve ilan edilecek bina metrekare normal inşaat maliyetleri ile aynı maddenin (a) bendinde belirtilen esaslara göre bulunacak arsa veya arsa payı değeri esas alınarak 31 inci madde uyarınca hazırlanmış bulunan tüzük hükümlerinden yararlanmak suretiyle hesaplanan bedel olduğu hükme bağlanmıştır.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 49 uncu maddesinin (a) fıkrasında, “Maliye ve Bayındırlık ve İskan bakanlıkları 1319 sayılı Emlâk Vergisi Kanununun 29 uncu maddesi hükmü ile aynı Kanunun 31 inci maddesi uyarınca hazırlanan tüzük hükümlerine göre bina metrekare normal inşaat maliyet bedellerini, uygulanacağı yıldan dört ay önce müştereken tespit ve Resmî Gazete ile ilân eder.”, (d) fıkrasında da, “(a) ve (b) fıkralarındaki bina metrekare normal inşaat maliyet bedelleri ile arsalara ve araziye ait asgari ölçüde birim değer tespitlerine ilişkin süreleri gerektiği ölçüde kısaltmaya Maliye Bakanlığı yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.

Öte yandan, 4/7/2011 tarihli ve 27984 (1. mükerrer) sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 29/6/2011 tarihli ve 644 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 37 nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında, Bayındırlık ve İskan Bakanlığına yapılan atıfların Çevre ve Şehircilik Bakanlığına yapılmış sayılacağı hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, “2012 Yılı İçin Binaların Metrekare Normal İnşaat Maliyet Bedellerini Gösterir Cetvel”, 213 sayılı Kanunun mükerrer 49 uncu maddesinin (d) fıkrası hükmünün tespit süresinin kısaltılmasına ilişkin verdiği yetki doğrultusunda Maliye Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca müştereken tespit edilmiştir.

Bu itibarla, tespit olunan “2012 Yılı İçin Binaların Metrekare Normal İnşaat Maliyet Bedellerini Gösterir Cetvel” bu Tebliğ ekinde yer almaktadır.

Tebliğ olunur.

emlak  bina maliyet bedelleri ve  Ekleri için tıklayınız.

m2 normal inşaat maliyet bedelleri 2012

çevre temizlik vergisi yeni miktarları

çevre temizlik vergileri 2012 miktarları açıklanmıştır. Çöp vergisi diye halk arasında anılan bu vergi  oranları aşağıya dökülmüştür.

Maliye Bakanlığından  Belediye Gelirleri Kanunu Genel Tebliği Seri No: 40

26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun mükerrer 44 üncü maddesinde, belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde bulunan ve belediyelerin çevre temizlik hizmetlerinden yararlanan konut, işyeri ve diğer şekillerde kullanılan binaların çevre temizlik vergisine tabi olduğu; konutlara ait çevre temizlik vergisinin, su tüketim miktarı esas alınmak suretiyle metreküp başına büyükşehirlerde 15 YKr, diğer yerlerde 12 YKr olarak hesaplanacağı; işyerleri ve diğer şekilde kullanılan binalara ait çevre temizlik vergisinin maddede belirtilen tarifeye göre alınacağı ve büyükşehirlerde % 25 artırımlı uygulanacağı; bu maddede yer alan tutarların her yıl yeniden değerleme oranında artırılacağı ve bu tutarların belirlenmesinde, vergi tutarlarının yüzde beşini aşmayan kesirlerin dikkate alınmayacağı hüküm altına alınmıştır.

Bakanlığımızca 2011 yılı için yeniden değerleme oranı % 10,26 (on virgül yirmi altı) olarak tespit edilmiş ve 17/11/2011 tarihli ve 28115 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 410 sıra nolu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile ilan edilmiş bulunmaktadır.

Buna göre; 1/1/2012 tarihinden itibaren konutlar ile işyerleri ve diğer şekilde kullanılan binalara ait çevre temizlik vergisi aşağıdaki tutarlara göre tahsil edilecektir.

1. Konutlara Ait Çevre Temizlik Vergisi

Konutlara ait çevre temizlik vergisi; su tüketim miktarı esas alınmak suretiyle metreküp başına büyükşehir belediyelerinde 23 Kuruş, diğer belediyelerde 18 Kuruş olarak hesaplanacaktır.

Diğer taraftan, belediyenin çevre temizlik hizmetlerinden yararlanan ancak, su ihtiyacını belediyece veya büyükşehir belediyelerine bağlı su ve kanalizasyon idarelerince tesis edilmiş su şebekesi haricinden karşılayan konutlara ilişkin çevre temizlik vergisi, aşağıda yer alan ilgili tarifelerin yedinci grubunun belediye meclislerince en son intibak ettirilen derecelere ait tutarlar üzerinden tahakkuk ettirilecektir.

2. İşyerleri ve Diğer Şekilde Kullanılan Binalara Ait Çevre Temizlik Vergisi

İşyerleri ve diğer şekilde kullanılan binalara ait çevre temizlik vergisi, büyükşehir belediyeleri ve büyükşehir belediyeleri dışındaki belediyelerde aşağıdaki tarifelere göre uygulanacaktır.

2.1. Büyükşehir Belediyeleri Dışındaki Belediyelerde Uygulanacak Çevre Temizlik Vergisi

Büyükşehir belediyeleri dışındaki belediyelerde uygulanacak olan çevre temizlik vergisi tarifesi aşağıda yer almaktadır.

 







































































Bina Grupları

Bina Dereceleri ve Yıllık Vergi Tutarları (TL)


 



1. Derece



2. Derece



3. Derece



4. Derece



5. Derece


1. Grup

2.200



1700



1.400



1100



900


2. Grup

1.400



1.050



800



660



550


3. Grup

900



700



550



440



350


4. Grup

440



350



260



220



170


5. Grup

260



220



150



140



110


6. Grup

140



110



77



65



47


7. Grup

47



38



26



23



18




2.2. Büyükşehir Belediyelerinde Uygulanacak Çevre Temizlik Vergisi

2464 sayılı Kanunun mükerrer 44 üncü maddesinin beşinci fıkrasına göre, büyükşehir belediyelerinde çevre temizlik vergisi, diğer belediyelerde uygulanan çevre temizlik vergisi tutarları % 25 artırılarak hesaplanacaktır. Buna göre büyükşehir belediyelerinde uygulanacak olan çevre temizlik vergisi tarifesi aşağıda yer almaktadır.

 







 


 

Bina Grupları

Bina Dereceleri ve Yıllık Vergi Tutarları (TL)


 


1. Derece


2. Derece


3. Derece


4. Derece


5. Derece


1. Grup

2.750


2.125


1.750


1.375


1.125


2. Grup

1.750


1.312


1.000


825


687


3. Grup

1.125


875


687


550


437


4. Grup

550


437


325


275


212


5. Grup

325


275


187


175


137


6. Grup

175


137


96


81


58


7. Grup

58


47


32


28


22


 

3. İndirimli Çevre Temizlik Vergisi Uygulaması

2464 sayılı Kanunun mükerrer 44 üncü maddesinin onikinci fıkrasında, “Bakanlar Kurulu; beşinci fıkradaki tarifede yer alan bina gruplarını belirlemeye ve bu maddenin dördüncü ve beşinci fıkralarında yer alan tutarları yöreler, belediyelerin nüfusları ve bina grupları itibarıyla ayrı ayrı dörtte birine kadar indirmeye veya yarısına kadar artırmaya yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.

Bu hükmün verdiği yetkiye dayanılarak yayımlanan 13/12/2005 tarihli ve 2005/9817 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının eki Kararın 7 nci maddesine göre; konut, işyeri ve diğer şekilde kullanılan binalar için belirtilen tutarlar, büyükşehir belediye sınırları içinde bulunanlar hariç olmak üzere kalkınmada öncelikli yörelerdeki belediyeler ile nüfusu 5000’den az olan belediyelerde % 50 indirimli olarak uygulanacaktır.

Buna göre, kalkınmada öncelikli yörelerdeki belediyeler ile nüfusu 5000'den az olan belediyelerde bulunan konutlara ait çevre temizlik vergisi su tüketim miktarı esas alınmak suretiyle metreküp başına 9 Kuruş olarak hesaplanacak; işyeri ve diğer şekillerde kullanılan binalara ait çevre temizlik vergisi tutarları ise aşağıdaki tarifeye göre hesaplanacaktır.

 







































































  

Bina Grupları

Bina Dereceleri ve Yıllık Vergi Tutarları (TL)


 



1. Derece



2. Derece



3. Derece



4. Derece



5. Derece


1. Grup

1.100



850



700



550



450


2. Grup

700



525



400



330



275


3. Grup

450



350



275



220



175


4. Grup

220



175



130



110



85


5. Grup

130



110



75



70



55


6. Grup

70



55



38



32



23


7. Grup

23



19



13



11



9




 

Çevre temizlik vergileri 2012

veraset ve intikal vergisi

veraset ve intikal vergisi 2012 oranları ve hadleri açıklanmıştır.Muris ve mirascıların ödeyecekleri vergiler şunlardır.Karşılıksız mal iktisbı ve edinmelerdeki vergilerde açıklanmıştır

Maliye Bakanlığından  Veraset Ve İntikal Vergisi Kanunu Genel Tebliği (Seri No: 43)

7338 sayılı Veraset ve İntikal Vergisi Kanununun(1) istisnalar başlıklı 4 üncü maddesinin ikinci fıkrasında, “(b), (d) ve (e) bentlerine göre, her bir takvim yılında uygulanacak istisna hadleri, önceki yılda uygulanan istisna hadlerine bu yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu(2) hükümleri uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artış yapılmak suretiyle tespit olunur. Artırım sırasında 1 milyon liraya kadar olan tutarlar dikkate alınmaz.” hükmüne yer verilmiştir.

Aynı Kanunun 16 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında, “Vergi tarifesinin matrah dilim tutarları, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak Vergi Usul Kanunu uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Bu şekilde hesaplanan dilim tutarlarının yüzde 5 ini aşmayan kesirler dikkate alınmaz. ...” denilmektedir.

Bakanlığımızca 2011 yılı için yeniden değerleme oranı % 10,26 (on virgül yirmi altı) olarak tespit edilmiş ve 410 Sıra No’lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği(3) ile ilan edilmiş bulunmaktadır.

Buna göre, 1/1/2012 tarihinden itibaren 7338 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin (b), (d) ve (e) bentlerinde yer alan istisna tutarları;

-Evlatlıklar dâhil, füruğ ve eşten her birine isabet eden miras hisselerinde 130.589 TL (füruğ bulunmaması halinde eşe isabet eden miras hissesinde 261.336 TL),

-İvazsız suretle meydana gelen intikallerde 3.010 TL,

-Para ve mal üzerine düzenlenen yarışma ve çekilişler ile 14/3/2007 tarihli ve 5602 sayılı

Şans Oyunları Hasılatından Alınan Vergi, Fon ve Payların Düzenlenmesi Hakkında Kanunda tanımlanan şans oyunlarında kazanılan ikramiyelerde 3.010 TL

olarak dikkate alınacaktır.

7338 sayılı Kanunun 16 ncı maddesinde yer alan vergi tarifesi matrah dilim tutarları yukarıda belirtilen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle tespit edilmiştir. Bu nedenle, 1/1/2012 tarihinden itibaren veraset yoluyla veya ivazsız surette meydana gelen intikallerde veraset ve intikal vergisi aşağıdaki tarifeye göre hesaplanacaktır.








































 


Matrah



Verginin Oranı (%)



Veraset Yoluyla


İntikallerde



İvazsız


İntikallerde


İlk                            180.000 TL için

1



10


Sonra gelen              400.000 TL için

3



15


Sonra gelen              880.000 TL için

5



20


Sonra gelen            1.700.000 TL için

7



25


Matrahın               3.160.000 TL’yi aşan bölümü için

10



30



veraset ve intikal vergisi 2012

motorlu taşıt vergileri

motorlu taşıt vergileri 2012 oran ve miktarları aşağıya çıkartılmıştır .Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri Minibüs Panel van ve motorlu karavanlar (Motor Silindir Hacmine göre ) Otobüs ve benzerleri (Oturma Yerine göre) Kamyonet, kamyon, çekici ve benzerleri (Azami Toplam Ağırlıklarına göre )  Uçak ve helikopterler vergileri vergi oranları 2012 vergi miktarları aşağıdadır.

Maliye Bakanlığından  Motorlu Taşıtlar Vergisi Genel Tebliği (Seri No: 39)

I - VERGİLEME ÖLÇÜ VE HADLERİ

197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanununun1 "Yetki" başlıklı 10 uncu maddesinin;

Birinci fıkrasında, "Her takvim yılı başından geçerli olmak üzere önceki yılda uygulanan vergi miktarları o yıl için Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca tespit ve ilan olunan yeniden değerleme oranında artırılır." hükmüne,

5897 sayılı Kanunun2 2 nci maddesinin (f) bendiyle değişik son fıkrasında ise, "Bu suretle hesaplanan ve ödenmesi gereken vergi miktarlarında 1 Yeni Türk Lirasının altındaki tutarlar dikkate alınmaz." hükmüne

yer verilmiştir.

2011 yılı için yeniden değerleme oranı % 10,26 (on virgül yirmi altı ) olarak tespit edilmiş ve 410 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği3 ile ilan edilmiştir.

Buna göre, 1/1/2012 tarihinden itibaren, motorlu taşıtların vergilendirilmesine ilişkin, 197 sayılı Kanunun 5 ve 6 ncı maddelerinde belirtilen (I), (II) ve (IV) sayılı tarifeler aşağıdaki gibidir.

Motorlu Taşıtlar Vergisi Tarifeleri

A. (I) Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Tarifesi

Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri ile motosikletler aşağıdaki (I) sayılı tarifeye göre vergilendirilecektir.

(I) SAYILI TARİFE


 





























































































































Motor Silindir Hacmi  (cm³)

Taşıtların Yaşları İle Ödenecek Yıllık Vergi Tutarı (TL)



1 - 3 yaş



4 - 6 yaş



7 - 11 yaş



12 - 15 yaş



16 ve


    yukarı yaş
 1-Otomobil, kaptıkaçtı, arazi taşıtları ve benzerleri
 1300 cm³ ve aşağısı

480,00



335,00



189,00



142,00



52,00


 1301 - 1600 cm³ e kadar

768,00



576,00



335,00



237,00



92,00


 1601 - 1800 cm³ e kadar

1.352,00



1.059,00



624,00



381,00



149,00


 1801 - 2000 cm³ e kadar

2.129,00



1.642,00



965,00



576,00



229,00


 2001 - 2500 cm³ e kadar

3.194,00



2.320,00



1.449,00



867,00



345,00


 2501 - 3000 cm³ e kadar

4.452,00



3.873,00



2.421,00



1.304,00



480,00


 3001 - 3500 cm³ e kadar

6.780,00



6.101,00



3.676,00



1.836,00



675,00


 3501 - 4000 cm³ e kadar

10.658,00



9.204,00



5.422,00



2.421,00



965,00


 4001 cm³ ve yukarısı

17.443,00



13.080,00



7.747,00



3.484,00



1.352,00


 2-Motosikletler 
   100 -   250 cm³ e kadar

92,00



71,00



52,00



34,00



15,00


   251 -   650 cm³ e kadar

189,00



142,00



92,00



52,00



34,00


   651 -  1200 cm³ e kadar

480,00



286,00



142,00



92,00



52,00


  1201 cm³ ve yukarısı

1.159,00



768,00



480,00



381,00



189,00




B. (II) Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Tarifesi

(I) sayılı tarifede yazılı taşıtlar dışında kalan motorlu kara taşıtları, aşağıdaki (II) sayılı tarifeye göre vergilendirilecektir.

(II) SAYILI TARİFE


 







Taşıt Cinsi ve Oturma Yeri /


 

Azami Toplam AğırlıkTaşıtların Yaşları ile Ödenecek Yıllık Vergi Tutarı (TL)

1 - 6 yaş


7 - 15 yaş


16 ve yukarı yaş


 1) Minibüs

576,00


381,00


189,00


 2) Panel van ve motorlu karavanlar (Motor Silindir Hacmi)  1900 cm³ ve aşağısı

768,00


480,00


286,00


  1901 cm³ ve yukarısı

1.159,00


768,00


480,00


 3) Otobüs ve benzerleri (Oturma Yeri)  25 kişiye kadar

1.449,00


867,00


381,00


  26 - 35  kişiye kadar

1.739,00


1.449,00


576,00


  36 - 45  kişiye kadar

1.935,00


1.642,00


768,00


  46 kişi ve yukarısı

2.320,00


1.935,00


1.159,00


 4) Kamyonet, kamyon, çekici ve benzerleri (Azami Toplam Ağırlık)   1.500 kg.'a kadar

518,00


345,00


170,00


   1.501 -   3.500  kg'a kadar

1.043,00


606,00


345,00


   3.501 -   5.000  kg'a kadar

1.565,00


1.304,00


518,00


   5.001 - 10.000  kg'a kadar

1.739,00


1.477,00


694,00


   10.001 - 20.000  kg'a kadar

2.088,00


1.739,00


1.043,00


   20.001 kg ve yukarısı

2.612,00


2.088,00


1.215,00


 

 

C. (III) Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Tarifesi

5897 sayılı Kanunun 2 nci maddesinin (c) bendiyle 30/6/2009 tarihi itibarıyla yürürlükten kaldırılmıştır.

D. (IV) Sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Tarifesi

Uçak ve helikopterler (Türkkuşu, Türk Hava Kurumuna ait olanlar hariç) aşağıdaki (IV) sayılı tarifeye göre vergilendirilecektir.

 

(IV) SAYILI TARİFE


 





































































Taşıt Cinsi ve Azami Kalkış AğırlığıTaşıtların Yaşları İle Ödenecek Yıllık Vergi Tutarı (TL)

1 - 3 yaş



4 - 5 yaş



6 - 10 yaş



11 ve yukarı yaş


 Uçak ve helikopterler
   1.150 kg'a kadar

9.688,00



7.747,00



5.810,00



4.648,00


   1.151 -   1.800 kg.'a kadar

14.535,00



11.625,00



8.719,00



6.975,00


   1.801 -   3.000 kg.'a kadar

19.380,00



15.504,00



11.625,00



9.301,00


   3.001 -   5.000 kg.'a kadar

24.228,00



19.380,00



14.535,00



11.625,00


   5.001 - 10.000 kg.'a kadar

29.074,00



23.258,00



17.443,00



13.952,00


   10.001 - 20.000 kg.'a kadar

33.920,00



27.136,00



20.349,00



16.276,00


   20.001 kg. ve yukarısı

38.766,00



31.011,00



23.258,00



18.606,00




 

5766 sayılı Kanunun4 9 uncu maddesinin (c) bendiyle 197 sayılı Kanunun 6 ncı maddesine eklenen fıkra uyarınca; Ulaştırma Bakanlığı tarafından tutulan sivil hava vasıtaları siciline zirai ilaçlama amacıyla kullanılmak üzere kayıt ve tescil edilmiş olan uçaklar için, bu tarifede belirtilen motorlu taşıtlar vergisi tutarları yüzde 25 oranında uygulanır.

Tebliğ olunur.

motorlu taşıt vergileri

özel iletişim vergisi miktarı ve oranları

özel iletişim vergisi ne kadar miktarı ve oranları Maliye Bakanlığı tebliği ile duyurulmuştur.

Maliye Bakanlığından  Özel İletişim Vergisi Genel Tebliği  Seri No: 8

Özel iletişim vergisi uygulamasına ilişkin olarak aşağıdaki açıklamanın yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur.

13/7/1956 tarihli ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun1 39 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında, “Mobil telefon aboneliğinin ilk tesisinde (operatör değişiklikleri hariç) yirmimilyon lira ayrıca özel iletişim vergisi alınır. Bu tutar, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak 213 sayılı Vergi Usul Kanunu2 hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Hesaplanan tutarın yüzde beşini aşmayan kesirler dikkate alınmaz.” hükmü yer almaktadır.

Bu hüküm uyarınca, mobil telefon aboneliğinin ilk tesisinde (operatör değişiklikleri hariç) maktu olarak alınması hükme bağlanan vergi tutarı (yirmimilyon lira), 7 Seri No.lu Özel İletişim Vergisi Genel Tebliği3 ile 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılarak 2011 yılı için 34,00 TL olarak belirlenmişti.

17/11/2011 tarihli ve 28115 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 410 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ile yeniden değerleme oranı 2011 yılı için %10,26 olarak tespit edilmiştir.

Buna göre, söz konusu maktu vergi tutarı 1/1/2012 tarihinden itibaren 37,00-TL olarak uygulanacaktır.

Tebliğ olunur.

Vergi usul kanunu had ve miktarları oranları

Vergi usul kanununda yer alan ve 01/01/2012 tarihinden geçerli olmak üzere uygulanacak  olan had ve miktarlar

Maliye Bakanlığından Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği  Sıra No: 411 resmi gazete 26.12.2011 28154 sayı

213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 414 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında, “Bu Kanunda yer alan maktu hadler ile asgari ve azami miktarları belirtilmiş olan para ile ödenecek ceza miktarları, her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak bu Kanun uyarınca belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle uygulanır. Bu şekilde hesaplanan maktu had ve miktarların yüzde 5 ini aşmayan kesirler dikkate alınmaz. Bakanlar Kurulu, bu suretle tespit edilen had ve miktarları yarısına kadar artırmaya veya indirmeye, nispi hadleri ise iki katına kadar artırmaya veya yarısına kadar indirmeye veya tekrar kanuni seviyesine getirmeye yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.

Bu hüküm göz önüne alınarak, Vergi Usul Kanununun 104, Mükerrer 115, 177, 232, 252, 313, 343, 352 (Kanuna Bağlı Cetvel), 353 ve Mükerrer 355 inci maddelerinde yer alıp 2011 yılında uygulanan miktarların ve hadlerin, 2011 yılı için %10,26 (on virgül yirmi altı) olarak tespit edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle belirlenen ve 1/1/2012 tarihinden itibaren uygulanacak olan miktarlar ve hadler ekli listede gösterilmiştir.

Tebliğ olunur.

 



















































































































































































































Madde no – konusu

2012 yılında


uygulanacak miktar (tl)



Madde 104-İlanın şekli


 1- ilanın vergi dairesinde yapılması

 

1.700



 3- ilanın;

- vergi dairesinin bulunduğu yerde yayımlanan bir veya daha fazla

gazetede yapılması

- türkiye genelinde yayımlanan gazetelerden birinde ayrıca

yapılması


1.700-170.000



170.000 ve üzeri


Mükerrer

Madde 115-
 

Tahakkuktan vazgeçme


20


Madde 177-Bilanço hesabı esasına göre defter tutma hadleri


 1- yıllık;

- alış tutarı

- satış tutarı

 


140.000


190.000



 2- yıllık gayrisafi iş hasılatı

 

77.000



 3- iş hasılatının beş katı ile yıllık satış tutarının toplamı

140.000


Madde 232-Fatura kullanma mecburiyeti

770


Madde 252-Muhtarların karne tasdikinde aldığı harç

2


Madde 313-Doğrudan gider yazılacak demirbaş ve peştemallıklar

770


Madde 343-En az ceza haddi


   - damga vergisinde

- diğer vergilerde

8,80


18


Madde 352-

 
Usulsüzlük dereceleri ve cezaları

(kanuna bağlı cetvel)


 

 
I inci derece usulsüzlükler

 

1- sermaye şirketleri

 



105



 2- sermaye şirketi dışında kalan birinci sınıf tüccarlar ve serbest

meslek erbabı

 

66


 3 - ikinci sınıf tüccarlar

 

33


 4- yukarıdakiler dışında kalıp beyanname usulüyle gelir vergisine tabi

olanlar

16


 5- kazancı basit usulde tespit edilenler

 

8,80


 6- gelir vergisinden muaf esnaf

4


 Iı nci derece usulsüzlükler                                   

 

1- sermaye şirketleri

 



58


 2- sermaye şirketi dışında kalan birinci sınıf tüccarlar ve serbest

meslek erbabı

 

33


 3 - ikinci sınıf tüccarlar

 

16


 4- yukarıdakiler dışında kalıp beyanname usulüyle gelir vergisine tabi

olanlar

8,80


 5- kazancı basit usulde tespit edilenler

4


 6- gelir vergisinden muaf esnaf

 

2,30


Madde no – konusu

2012 yılında


Uygulanacak miktar(tl)



Madde 353-Fatura ve benzeri evrak verilmemesi ve alınmaması ile diğer

Şekil ve usul hükümlerine uyulmaması


 1- fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu,  serbest meslek

makbuzu verilmemesi, alınmaması

- bir takvim yılı içinde her bir belge nevine ilişkin olarak kesilecek

toplam ceza

 

180


88.000


 2- perakende satış fişi, ödeme kaydedici cihaz fişi,   giriş ve yolcu

taşıma bileti, sevk irsaliyesi, taşıma  irsaliyesi, yolcu listesi, günlük

müşteri listesi ile maliye bakanlığınca düzenleme zorunluluğu

getirilen belgelerin düzenlenmemesi,  kullanılmaması veya

bulundurulmaması

 

- her bir belge nev’ine ilişkin olarak her bir tespit için  toplam ceza

 

- her bir belge nev’ine ilişkin bir takvim yılı içinde kesilecek toplam

ceza

 

180







8.800



88.000



 4- maliye bakanlığınca tutulma ve günü gününe kayıt edilme

mecburiyeti getirilen defterlerin; bulundurulmaması, günü gününe

kayıt yapılmaması, yetkililere ibraz edilmemesi ile levha

bulundurma ve asma mecburiyetine uyulmaması

 

180


 6- belirlenen muhasebe standartlarına, tek düzen  hesap planına ve

mali tablolara ilişkin usul ve esaslar ile muhasebeye yönelik

bilgisayar programlarının üretilmesine ilişkin kural ve standartlara

uymayanlara

 

4.000


 7- kamu kurum ve kuruluşları ile gerçek ve tüzel  kişilerce yapılacak

işlemlerde kullanılma zorunluluğu getirilen vergi numarasını

kullanmaksızın işlem yapanlara

 

220


 8- belge basımı ile ilgili bildirim görevini tamamen veya kısmen yerine

getirmeyen matbaa işletmecilerine

 

-   bu bent uyarınca bir takvim yılı içinde kesilecek toplam özel

usulsüzlük cezası

 

660




130.000


 9- 4358 sayılı kanun uyarınca vergi kimlik numarası kullanma

zorunluluğu getirilen kuruluşlardan yaptıkları işlemlere ilişkin

bildirimleri, belirlenen standartlarda ve zamanda yerine

getirmeyenlere

 

880


 10-127 nci maddenin (d) bendi uyarınca maliye bakanlığının özel

işaretli görevlisinin ikazına rağmen durmayan aracın sahibi

adına

 

660


Mükerrer madde 355-Bilgi vermekten çekinenler ile 256, 257 ve mükerrer 257 nci

Madde hükmüne uymayanlar için ceza

 


 1-birinci sınıf tüccarlar ile serbest meslek erbabı hakkında

 

1.170



 2-ikinci sınıf tüccarlar, defter tutan çiftçiler ile kazancı basit usulde

tespit edilenler hakkında

 

580


 

 
3-yukarıdaki bentlerde yazılı bulunanlar dışında kalanlar hakkında

280


 

 
    tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etme zorunluluğuna uymayanlara bir takvim yılı içinde kesilecek toplam özel usulsüzlük cezası

880.000



vergi usul kanunu hadleri 2012